FATHER JOHN MISTY'NİN EVERYTHING IS FREE NOW'I

çok değer verdiğim bir masam vardı. daima peşimden sürüklediğim, uzunca süredir çılgınlar gibi tükettiğim dizilerin başından kalktım ve bu masanın başına geçtim.
okumayı istediğim onlarca kitap arasından birini çektim, bir bir sayfalarını çevirmeye başladım.
hayli özlemişim! bir şeyler okumayı. çölde vahaya rastlamış, suya aç kişi gibi okuyordum kitabı...
derken, bir müzik işittim, beni benden alan, father john misty'nin everything is free now...
kendi kendime "al eline kalemi ve yaz, bunu da özlemiş olmalısın" dedim.
bu defa okuduğum kitabı sağ elimle kenarıya ittim ve en sevdiğim ince uçlu tükenmez kalemi elime aldım. başladım yazmaya bir şeyler...
derken, o müzik her şeyi bırakıp, kendimi ona vermemi istiyordu. bunu tüm düzenimi derinden dağıtarak göstermişti bana.
her şeyi bir kenara bırakıp; kolçağını geçen gün kopardığım sandalyeme sırtımı yasladım, kollarımı aşağıya saldım ve kendimi father john misty'nin everything is free now'na bıraktım.